Hayattaki amacımız hakkında düşünmek, sandığımızdan daha önemli. 

Bireysel bir amacın olması, özellikle pandemi gibi kriz zamanlarında, belirsizliklerle baş edebilmek ve uzun vadeli stresin zararlı etkilerinden korunmak için önemli bir parametre.

Mc Kinsey’in, pandemi sırasında yaptırdığı Haziran 2020 tarihli bir araştırma,

Çalıştığı işin, kişisel amacına uygun olduğunu söyleyen insanların, uygun olmadığını söyleyenlerle kıyasla, beş kat daha yüksek refah seviyesine sahip olduğunu göstermiş.

Kurumlar, Çalışanların Bireysel Amaçlarını Bulmaya Yardım Etmelidir

Hal böyleyken, bireysel amaç, kuruluşlara da fayda sağlıyor. Yapılan iş, çalışanın bireysel amacı ile örtüşüyorsa, kişiyi daha üretken hale getiriyor.

Çünkü insanlar, üstlendikleri görevlere kendilerini daha fazla adama eğiliminde oluyorlar ve akranlarından daha iyi performans gösterme olasılıkları artıyor.

Bu bağlamda CEO’lara, çalışanların bireysel amaçlarını bulup ifade etmelerine yardımcı olmaları ve bunu çalışma hayatına nasıl adapte edebileceklerini göstermeleri öneriliyor.

Daha fazlası için:
Kriz zamanlarında bireysel amacı ateşlemek I Mc Kinsey

Yetenek, Performans İçin Çok Önemli

COVID-19 krizi, İK’cıları yetenek yönetiminin beş alanında yoğunlaştırıyor:

1.Doğru kişileri bulma ve işe alma,

2.Öğrenme ve büyüme,

3.Performansı yönetme ve ödüllendirme,

4.Çalışan deneyimini uyarlama ve optimize etme

5.İşgücü planlaması ve stratejisi. 

Aşağıdaki makalede, işletmelerin postpandemik dünya için güçlü ve dayanıklı bir yetenek stratejisi oluşturmak üzere bu alanlarda nasıl harekete geçebileceği incelenmiş.

İK, yeteneğin performans için çok önemli olduğunu söylüyor ve salgın bunu kanıtlıyor I Mc Kinsey

Çalışanlara Verilen Eğitimler Zaman Kaybı Olabilir

Gartner’ın yaptığı bir araştırmaya göre,

Tek bir iş için gereken becerilerin sayısı yıldan yıla% 10 artıyor. Bununla beraber, üç yıl önce ihtiyaç duyulan becerilerin ise % 30’undan fazlası da önemsiz hale geliyor.

Pandemi başladığından beri, bir çok şirkette, İK tarafından planlanmış, zorunlu çevrim içi eğitimler furyası başladı.

Ancak genellikle uzaktan verilen bu eğitimler, bir çalışanın işini veya kariyerini ilerletmek için asla kullanamayacağı ve hiç bir şekilde ilgisinin olmadığı konuları, boşu boşuna öğrenmek için zaman ve çaba harcatmaktan öteye gidemiyor.

Bu konuyla ilgili, Gartner 2020 Değişen Beceriler Anketine göre, İK departmanlarının telaş içinde eğitim hazırlığına girişmeleri çok da haksız görünmüyor.

Zira, İK departmanlarının %60’ı, çalışanların, gelecekte ihtiyaç duyulacak becerilere sahip olmalarını sağlamak için CEO’lar tarafından baskı görüyor.

Dinamik Beceri Stratejisi

Verimliliği arttırmak için İK’nın “dinamik beceri stratejisini” kullanması gerekiyor. Bu yöntemle çalışanlar, öğrenilen yeni becerilerin% 75’ini uygulayabiliyor. 

Dinamik beceriler yaklaşımı, diğer temel yetenek sonuçlarını da artırarak, çalışan performansında% 24’lük bir iyileşme ve isteğe bağlı çabalarda % 34’lük bir iyileşme ile sonuçlanıyor.

Daha fazlası için:
Çalışanları Asla Kullanmayacakları Verilerle Eğitmeyi Durdurun I Gartner

Nadir beceri ve deneyim kombinasyonuna sahip çalışan:

“Mor Tek Boynuzlu Atlar”

“Şirket, tarama teknolojisinde yapay zeka (AI) kullanıyor, ancak AI’nın farklı kanserlerle ilişkili görüntü modellerini tanımayı öğrenebilmesi için algoritmayı geliştirecek bir uzmana ihtiyacı var. Aynı zamanda Veri bilimcisi veya bilgisayar mühendisi olan bir onkolog “ aranıyor.

Böyle durumlarda yapılması gereken, ulaşılamaz olanın peşinden gitmek yerine, gerekli olanlara yakın yeteneklere sahip insanları keşfetmek.

Çünkü bu adaylar becerilerini, doldurmaya çalıştığınız pozisyon için gerekli hale kolayca getirebiliyor.

Mesela, NLP becerilerine sahip birinin, Phyton, konu modelleme veya makine öğreniminde daha başarılı olduğu tespit edilmiş.

Aynı şeklide, makine öğrenimi, Python veya TensorFlow konusunda yetkin bir çalışanın da, NLP’yi daha hızlı öğrenme olasılığı olduğunu varsayabiliriz.

Dolayısıyla, daha önceki,  “Bilişimciler gelecek için ne öğrenmeli” ve “Makine öğrenmesi için matematik öğrenmek” yazılarımızda da bahsettiğimiz gibi, günümüzde Versatilist veya Çoklu Disiplin sahibi olmak oldukça önemli.

Ve gelecekte aranan kişi olmak için, bu önem gittikçe artıyor.

Kritik Becerileri Bulmada Sorun mu Yaşıyorsunuz? Görüşünüzü Genişletin I Gartner

K3S artık bir cloud native (CNCF) projesi

SuSE ‘nin Rancher’i  satın alması sonrası, Rancher K3S yi CNCF’e hibe etti. K3S, Kubernetes altyapısının daha compact ve ARM işlemcilerde çalışabilen bir sürümü.

K3S ile, K8S (Kubernetes) ile yapabileceğiniz neredeyse herşeyi, daha az kaynak tüketerek yapabiliyorsunuz.

Gartner, 2018 yılında %10 olan edge veri trafiğinin, 2025 yılında %75 olacağını öngörüyor. Buradan anlaşılacağı gibi, edge computing veya uç birimler üzerindeki bulut işlemleri artacak gibi görünüyor.

Merkezi Olmayan Internet Nedir? yazımızda, internetin tamamen özgür olması için olmazsa olmaz şartlardan birinin uç birim altyapısı olduğunu ve K3S in bu konuda en iyi aday olduğunu söylemiştik.

Altyapıların özgürleşmesi ve Lock-in tabir ettiğimiz bir çözüme bağımlı olmayı ortadan kaldıracak K3S gibi çözümleri mutlaka desteklenmeli..

GSM Devi O2 GAIA-X’e Rağmen 5G Çekirdeğini AWS’ye Taşıyacak

Hemen belirtelim ki, GAIA-X ile ilgili detaylı bir inceleme yazısı yazacağız. Ancak kısaca bahsetmek gerekirse, GAIA-X , Avrupa Cloud Standartlarını belirleyen bir birliktir.

Çıkış sebebi, Mart 2018’de yürürlüğe giren bir ABD yasasıdır(Cloud Act). Çünkü bu yasa, ABD makamlarına, ABD şirketleri dünyada nerede olurlarsa olsunlar tüm  depoladıkları verilere erişim yetkisi verir.

Dolayısıyla Amazon, Google gibi ABD merkezli BT hizmet sağlayıcıları, veriler ABD’de saklanmasa bile, yetkililere bu verilere erişimi vermeyi taahhüt eder.

Özetle bunun anlamı, Almanya’da bulunan AWS, Google ve Microsoft veri merkezlerindeki verilere, yasal olarak ABD hükümetinin erişim hakkının bulunduğudur.

Bu yasa, başta Almanya ve Fransa olmak üzere, bir çok ülkeyi rahatsız etmiş ve devlet sırrı sayılabilecek verilerin, güvenliğinin sağlanması ve korunması amacıyla GAIA-X standartları belirlenmiştir.

GAIA-X uyumlu olmayan veri merkezleri önümüzdeki yıllarda AB vatandaşlarının verilerini saklayamayacaktır. Dolayısıyla Cloud hizmeti verecek şirketlerin de GAIA-X ile uyumlu olması gerekiyor.

Hal böyleyken, GSM devi O2, 5G için AWS ile anlaştığını ilan etti. GAIA-X ile ilgili bir yaptırımın olup olamayacağını zaman gösterecek.

Konuyla ilgili daha fazlası için:

Telefónica Almanya, 5G çekirdeğini AWS’ye taşıyacak | Light Reading

GAIA-XAvrupa dijital ekosistemi için ağ bağlantılı bir veri yapısı | Bundesministerium für Wirtschaft Und Energie

Harika Bir Dizi: Kurtların Yetiştirdiği

Bitirirken, harika bir diziden bahsetmek istiyorum, Ridley Scott’un heyecanla beklenen dizisi “Raised By Wolves” yayınlandı.

Özellikle, robotların insanlar hakkındaki yapay duyguları, gerçekten çok ilginç ve üzerine düşünülmeyi hak ediyor.

Görsel efektler oldukça başarılı. Ancak, çok yoğun filtre kullanıldığı için, zaman zaman inandırıcılığını yitiriyor. 

Din olgusunun işlenmiş olması da,  diziyi ilginç kılan başka bir özellik.

Tabii tüm Bilim-Kurgu yapılmarındaki sorunlar burada da var. Gittikleri gezegende hayat var ve virüs, bakteri gibi şeyler, dünyadan gelmiş insanlara etki etmiyor.

Başka mantık hataları da var, ama bu tip yapımları izlerken onları gözardı etmek gerekiyor. Kişisel olarak senaryoyu, psikolojik ve sosyolojik açıdan yapay zeka ve insan etkileşiminin incelenmiş olması sebebiyle ilginç ve güçlü buldum. 

Şimdilik ilk üç bölümü yayınlandı. İzlemenizi tavsiye ederim.

Görüşmek üzere,
Açık Kaynak Fikriler

Bültenimizi beğendiyseniz, arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.