Son zamanlarda, yapay zeka teknolojileri kullanılarak ünlüleri ve sıradan kişileri giyinmiş fotoğraflardan “çıplak” olarak gösteren görüntüler oluşturulabiliyor. 

Bu teknoloji özellikle Instagram gibi sosyal medya platformlarında, kullanıcıların rızası olmaksızın bu tür görüntülerin oluşturulması ve yayılmasına olanak tanıyor. Instagram’ın sahibi olan Meta şirketi, bu tür uygulamaların reklamını yaparak gelir elde etmekle suçlanıyor.

404 Media’nın araştırmasına göre, Instagram reklam kitaplığında bu tür “çıplaklaştırma” uygulamalarına dair birkaç ücretli gönderi bulundu. Özellikle bir reklamda Kim Kardashian’ın fotoğrafı kullanılarak “Her kızı bedavaya soyun” gibi ifadelerle bu uygulamayı denemeye teşvik edildi. 

Bu, özellikle kadınların cinsel obje haline getirilmesi ve mahremiyet ihlallerinin devam eden sorunlarını vurguluyor.

Son altı ay içinde bu tür uygulamalar, Amerika ve Avrupa’da genç kızların sahte çıplak fotoğraflarını oluşturmak için kullanıldı. Bu durum, çocukları zararlı yapay zeka kullanımlarından korumayı amaçlayan yasal düzenlemelere ve soruşturmalara neden oldu. 

Örneğin, Washington’da öğrenciler, sınıf arkadaşlarının sahte çıplak fotoğraflarını oluşturmak için bir “soyunma” uygulamasını TikTok reklamları aracılığıyla bulduklarını bildirdiler.

Meta’nın bu tür içerikleri barındıran reklamlara izin vermediğini ve ihlal eden reklamları hızla kaldırdığını belirten bir sözcüsü, bazı reklamların yalnızca Meta’ya bildirildikten sonra kaldırıldığını belirtti. 

Ancak, 404’ün hikayesinin yayımlanmasının ardından bazı reklamların hala aktif olduğu görüldü, bu da Meta’nın bu tür reklamları yasaklama konusunda yetersiz kaldığını gösteriyor.

Fütürizm’in bir raporunda, Google’ın aramalarında “deepfake porno” ile ilgili içeriklere yönlendirmeler yaptığı, bu içeriklerin ünlülerin yanı sıra kamuoyuna mal olmuş kişilerin izni olmaksızın kullanıldığı belirtildi. Bu tür içeriklerin yayılması, dijital çağda mahremiyet ve etik konularında ciddi endişelere yol açıyor.

Sonuç olarak, bu tür uygulamaların reklamlarının hala Instagram gibi platformlarda görülmesi, özellikle genç kullanıcıların yüksek oranda etkilendiği göz önüne alındığında, toplumda büyük bir rahatsızlık yaratıyor. Bu, yalnızca teknolojik bir sorun değil, aynı zamanda etik ve hukuki boyutları olan ciddi bir sosyal mesele olarak karşımıza çıkıyor.